İlk Hafta Beşiktaş..


Böyle maça gidemediğim zamanlarda görüpde anlatacağım enteresan şeyler olmadığı için direk takım analizine yöneliyorum. Zira enstantane düşünmeye kalksam, maçı izlediğimiz Beşiktaş-Şeker Cafe'de, maçın devre arasında mekanın iç kısmında yapılan kına gecesini -oha! evet kına gecesi- veya benim hareketlerimi önceden sezerek kafasını sürekli görüş açıma sokan amcayı hatırlarım sanıyorum.

Çok iyi anladığımı iddia etmiyorum ama ortada katıksız bir gerçek vardı maçta, takım ilk yarıda pozisyona girebiliyordu. Beşiktaş, topu rakip tarafa taşıdığı her hamlesinde, ceza alanına aktarmayı başarıyordu, olumlu bir görüntü çizmişti. İlk gol geldikten sonra hatta tamam dedik, bu maçı alacağız kesin.. Ama yine yine ve yine bu olumlu havayı bozacak bir saçmalık yaşandı; Denizli Holosko ve Yusuf'u oyundan aldı. Daha doğrusu Nihat ve Bobo'yu oyuna soktu.

Kötüleme olarak Holosko'yu oyundan almasını değil de Nihat ve Bobo'yu oyuna sokmasını gösteriyorum çünkü mental olarak (Bobo) ve fiziksel olarak (Nihat) top oynamaya hazır futbolcular girse idi, olumlu görüntü değişmezdi bana göre. Holosko ile Yusuf giren ikiliye göre daha zinde oyunculardı kuşkusuz. Ayrıca orta sahaya daha yakın oynamaları da kalabalık olmamızı sağlıyordu ileriye çıkarken.

Neyi gördü, neye güvendi bilemiyorum hoca ama, değişiklik takımın kimyasını tamamen bozdu, hazır olmayan Nihat ve Bobo'nun orta sahaya olan katkıları sıfıra indi, Ernst ile Fink yalnız kaldı ve sonucunda ikinci yarının ilk 20 dakikası, Beşiktaş rakip yarı alana dahi geçiremedi. Biz sıçtıkça İbb daha kendine güvenli oynamaya başladı.. Biz topu dan dunlarla uzaklaştırdıkça İbb daha sistemli hücuma çıkmaya başladı.. Böyle oynadığımız maçlarda genelde 2.'yi de yerdik önceden ama, İbb öne geçmeyi beceremedi. Maçın sonlarındaki can havli tabanlı ataklarımızı düşünmezsek rezalet bir Beşiktaş seyrettik biz de ikinci devrede.

Daha ilk haftadır, çok yüklenmemek gerekir ne takıma, ne hocaya. Ama Fenerbahçe maçında da aynı şeyi yaparak takımın tüm sistemine dinamiti koymuştu Mustafa Denizli. Özellikle Nihat, daha bu takıma hazır değil. Çok seviyoruz, ölüsü bile yeter; hala söylüyorum ama ikinci yarı ile birlikte sahaya sürmek, takımı resmen 10 kişi bırakıyor.. Nihat'ın biraz daha takıma ısındıktan sonra sahalara adım atması, daha faydalı olacak sanki bu bağlamda. Neyse, göreceğiz daha..

Gönül isterdi antalya maçında tribünde olabilmeyi ama, artık semtten takımı uğurlayacağız sessiz tribünlere doğru.. Şu seyircisiz maç nanesine de bir çözüm bulunamadı yıllardır.. O kadar hırçın taraftarın barındığı lig var, takip etmediğim için bilemiyorum acaba seyircisiz cezası o liglerde de bu kadar sık uygulanıyormu..

Geride kalan sezon öncesi dönemde, hala bir 90 dakikayı önde bitiremedi Beşiktaş, ilk haftayı da galip gelemeden ve kötü bir oyunla kapattı ama kendi adıma umutluyum; iyi pas yapan, sağlam takım Beşiktaş'tan. Az biraz kondisyonu da düzelttiler mi işler düzene girecek gibi duruyor..
Antalya ile birlikte keyiflerin yerine gelmesi dileği ile..

taksim